Çocuğun kendi yatağı olmasına rağmen anne babanın yatağında yatma konusunda ısrarcı davranması birçok evde sık yaşanan bir sorundur. Çeşitli bahanelerle anne babası ile birlikte yatan ya da gece anne babasının yatağına giden çocuk sayısı az değildir.
Doğumdan önce özen ve hevesle bebeğin odası, yatağı hazırlanır, bebeğin yatağında yatacağına dair planlar yapılır. İdeal olanı bebeğin en fazla iki ay anne babanın odasında, kendi beşiği ya da yatağında yatırılması olmasına rağmen, bebekten ayrılmak, bebeğe bir şey olacağı kaygısı duymak, sık sık yataktan kalkmanın getirdiği yorgunluk gibi nedenlerle bebek anne babasının yatağında yatmaya başlar. Eğer evde bebek için ayrı bir oda ve bebeğe uygun bir yatak varsa bebek “kırkı çıktıktan” sonra ya da en fazla iki ayın sonunda kendi odasında yatırılmalıdır.
Anne baba ile birlikte yatma isteği okul öncesi dönemde daha sık görülür. Yapılan araştırmalar okul öncesi çocuklarının yarıdan fazlasının anne babası ile birlikte yattığını ortaya koymaktadır. Bu alışkanlığın okul döneminde de devam ettiği görülmektedir.
Okulöncesi dönemdeki çocuklar duygularını sözel olarak ifade etmekte çok yeterli olmadıklarından bunu daha çok davranışları ile gösterirler. Anne baba ile yatma konusundaki ısrarın en önemli nedenlerinden biri “korku”dur. Çocuk korktuğunu söyleyerek yatağında yatmak istemeyebilir ya da gece anne babasının yatağına gidebilir. Çocuğun korkusunun altında birçok neden yatar. Bunların en önemlisi görülen korkulu rüyalardır. Çocuklar 3-4 yaşından itibaren korkulu rüya görmeye başlarlar. Çocuk anne babası ile yattığında güvende olacağını düşünür ve bu konuda ısrarcı davranır. Anne baba anlaşmazlığının yoğun olarak yaşandığı evlerde de çocuklar anne babalarının evi, dolayısıyla kendilerini terk edecekleri kaygısı ile onlarla birlikte yatmakta ısrar edebilir. Boşanma ya da ebeveynlerden birinin kaybı da çocukların anne ya da babalarıyla yatma konusunda ısrarcı davranmalarına neden olan faktörlerdendir. Bunların dışında kendi yatağında yatmaya alışkın olan bir çocuk anne babanın seyahati nedeniyle onlardan ayrı kaldığında seyahat sonrası onlarla birlikte yatmak isteyebilir.
Anne babalar, çocuğun korktuğunu söylemesi, gece üstünü açıp hasta olması, özellikle çalışan annelerin çocuklarını yeterince görememenin getirdiği özlem ve çalışıyor olmanın verdiği vicdan azabı gibi nedenlerle çocuklarının yanlarında yatıyor olmalarından şikayetçi olmakla birlikte bu durumu değiştirme konusunda zorlanmaktadırlar.
Çocuğun kendi yatağında yatma alışkanlığını kazanabilmesinde anne baba tutumlarının önemi büyüktür. Ebeveynler bu konuda kararlı ve tutarlı olabildiklerinde çocuklar kendi başlarına yatma alışkanlığını kazanabilirler. Çocuğun anne baba ile yatma ısrarından vazgeçmesi için öncelikle anne babanın, özellikle de annenin çocuktan ayrı yatmayı kabullenmesi, ayrışabilmesi gerekir. Toplumumuzda bu durumu sorun olarak görmeyen, aksine çocuklarıyla birlikte yatmaktan keyif alan anne baba sayısı da az değildir. Anne babasıyla yatan çocuk bağımlı bir birey haline gelir ve ayrı yatmayı anne babasının kendisini sevmemesi olarak algılayabilir.
Çocuğun kendi yatağında yatma alışkanlığını kazanması için:
Her şeyden önce çocuğunuzun kendi yatağında yatması konusunda kararlı ve tutarlı davranmaya özen gösterin.
Yanınızda yatmasına izin vermenizin sevginizin bir işareti olmadığını unutmayın.
Çocuğunuzun yanınızda yatmasının onun psikolojik gelişimi açısından olumsuz olduğunu, onu bağımlı bir birey haline getireceğini unutmayın.
“Korkuyorum” diyen çocuğunuzun korkularını dinleyin, bunları kabul edin, anlayış gösterin, onu sakinleştirin ancak korkularından etkilenip yanınıza gelmesine izin vermeyin. Yatmadan önce şiddet içeren programlar seyretmesini engelleyin.
Yanında yatarak, saçını okşayarak ya da size dokunarak uyumasına izin vermeyin. Ten temasıyla uyumak çocuğun anneden bağımsız bir birey olmasını güçleştirir. Bunun yerine sevdiği bir oyuncağı verebilirsiniz.
Gece uykusundan kalkıp yanınıza gelirse onu tekrar yatağına götürün. Bazen bu durum gecede birkaç defa tekrarlanabilir. Her seferinde yılmadan aynı şekilde davranın.
Duygu Çataltaş Sıpçıkoğlu
Pedagog / Psikolojik Danışman
(Mayıs 2008)